KAOS: ÖRÜMCEK AĞI
Tek bir karesinde bile ‘sinema’nın bulunmadığı bir filmin “Türk
sinema tarihinde şimdiye dek yapılmamış, farklı bir yapım” diye basbas
bağırarak vizyona çıkartılması nasıl bir iddiadır? Hangisinden bahsetmeli:
filmin başrol oyuncusunun bir saniye bile rol yapamamasından mı, aksiyon
sinemasından bihaber çekilmiş amatör youtube videolarına benzeyen aksiyon
sahnelerinden mi, berbat yazılmış diyaloglarından mı... 1 / 5
Karizmatik çakma bir bilgenin (değeri yeni keşfedilen bir oyuncu John Hawkes) oyununa gelerek değişik bir
tarikata katılan genç Marcy (TV'nin çocuk yıldızı bağımsız sinemanın yeni gözde oyuncusu Elizabeth Olsen) bir gün oradan kaçmayı başarıp hali vakti yerinde
ablasına sığınır ama beynine işlenmiş fikirlerden ve alışkanlıklardan kaçması
pek kolay olmaz. Güzel hikaye ama yönetmenin ‘sanat yapacağım’ kaygısı
hikayenin bir noktadan sonra tökezlemesine ve tatminden uzak bir finale doğru
sürüklenmesine yol açıyor... 2,5 / 5
PROJECT X
Sahte belgesel (mockumentary) mantığını “Hangover” ya da "Superbad" hikaye modellerine monte edip,
giderek zıvanadan çıkılan bir parti gecesinde geçen bir gençlik komedisinde
denemişler ki filmin parlak fikri (!) inanın sadece bu! Gerisi ise şunlardan
ibaret: seks amaçlayan gençlerin sulu muhabbetleri, güzel liseli kızların bacak
ve göğüs dekolteleri, ‘Jackass’vari akrobatik sululuklar, “Amerikan Pastası”nı
bile özleten ‘ergenin seksle buluşma takıntısı’nın bildik hikayesi... 2 / 5
SHAOLIN
Sinemalarımızda “Dedektif Dee” ile izlediğimiz Hong Kong’lu
usta oyuncu (çok severim kendisini) Andy Lau’nun 2011 yapımı filmi kötü bir
adamken işlediği bütün günahların bedelini çok ağır bir şekilde ödeyince
Shaolin tapınağına sığınır ve iyi bir adam olmayı öğrenir... Uzadoğu dövüş
sanatlarına meraklıysanız çok iyi sahneler ve dövüş koreografilerini içeren film (tadımlık Jackie Chan bile var) keyifli bir seyir zevki veriyor kesinlikle... 3,5 / 5
GERÇEĞİN PEŞİNDE (Man on a Ledge)
Bir günlük iznini kullanırken kaçıp sözde intihar etmek
üzere yüksek bir binanın tepesine çıkan mahkum kahramanımızın (Sam Worthington) aslında çok
farklı bir planı vardır ve tabi ki masumdur! Sürpriz “twist”ler yapacağım diye
o kadar kasıyor ki film kendisini, (Elizabeth Banks'in her zamanki sempatisine, Genesis Rodriguez'in seksapelliğine ve iyi oyuncular Ed Harris ve Jamie Bell'e rağmen) bu uğurda yapılan her hamle bir süre sonra “yuh
artık” dedirtiyor izleyiciye... 2 / 5
AİLE AĞACI (The Family Tree)
Biraz “Arrested Development” izlemişseniz benzer bir taktiği
kullanan ve herkesin birbirinin arkasından iş çevirdiği, kimsenin kimseyi
umursamadığı biraz rezil bir ailenin bu kazara ‘yenilenme’ gayreti oldukça
tanıdık gelecek. Ama “Aile Ağacı” çeşitli parlak fikirleri ve buluşları ve de
Hope Davis’in samimi performansını çok da iyi değerlendiremeyen bir film... 2,5
/ 5
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder