Eleştirmenin Not Defteri

2 Temmuz 2013 Salı

KRİTİK CÜMLELER - 1


Çeşitli yayınlarda yazdığım eleştiri yazıları arşivimden bazı seçmeler...

 

"Sen demin 'fosforlu kedi gözleri' mi dedin? Dur ben bunu bir not alayım..."
“Bu kadar anti-Amerikancı olup da dizinin son bölümünde oynatmak için fellik fellik Hollywood’lu oyuncu aramak da biraz tuhaf kaçıyor doğrusu...”  - Kurtlar Vadisi Irak


“O kadar dizi bölümünden sonra bile, Necati Şaşmaz’ın oyunculuğu hâlâ kasılmaktan ibaret” – Kurtlar Vadisi Irak 

“Film küçük küçük skeçlerden oluşturulmuş gibi ve bir sahnede güldürmeyi amaçlarken hemen arkasındaki sahneyle üzmeye çalışıyor. Bu döngü böyle üç beş kere birbirini takip ediyor ve kestirmeden finale ulaşılıyor.” – Maskeli Beşler 

“Zaten Ali Atıf Bir’i kadrosuna almış bir filmden de pek fazla bir şey beklememek lazım belki de!” – Maskeli Beşler Irak 

“Kazakistan’ı rezil ettiği konusunda ise belli bir doğruluk payı var. Ama aynı şey Amerika için de geçerli. Zira Borat, Amerikan yaşam tarzını araştırdıkça kazıdığı,yaldızın altında çürüme ve bir türlü önlenemeyen ırkçılık dışında pek de matah şeyler bulamıyor.” – Borat 

“Gülme eşiğinizin bayağı aşağıda olması gerek bu filmde gülebilmeniz için...” – Taxi 4

 
"Madem ki öleceğiz birkaç hayvanı da yanımızda götürelim... Sen de bir foto çek Morgan!"

“Mısır piramitlerinin tepesine çıktıkları sahnede (ki böyle bir şeye izin verilmiyor gerçekte!) neredeyse çizgi filme benziyor film.” - Şimdi ya da Asla (The Bucket List) 

“Hani bizde IV. Murat denince akla ilk Cihan Ünal gelir ya, bu filmden sonra da Edith Piaf denince akla ilk Marion Cotillard gelecektir.” - Kaldırım Serçesi (La Vie en Rose) 

“Görünüşte uzaydan gelen bir virüs yüzünden kötücül tarafıyla tanışan Peter Parker, aslında yetim ve öksüz kaldıktan sonra ona babalık yapan Ben amcasının gerçek katilini öğrendikten sonra intikam ateşiyle yandığı için kötüleşiyor. Tek takıldığım nokta bu kötü tarafından kurtulmak için kiliseye sığınması. Bu virüs de, efendim, kilise çanının sesiyle ancak alt edilebiliyor. Yani kötülükten ancak dine sığınmak yoluyla kurtulunabiliyor. Halbuki dine sığınıp kötülük yapanlar da var bu dünyada...” – Örümcek Adam 3 (Spider-man 3) 

“Antonio Banderas’ın canlandırdığı silahşörün uyuşturucu patronu Barillo’yla çatışmasını anlatan filmde Johnny Depp’in canlandırdığı çift taraflı bir CIA ajanı da var ki filmin bütün dengelerini alt üst ediyor. Çünkü Johnny Depp gözüktüğü sahnelerde tüm dikkatleri kendine çekiyor.” - Bir Zamanlar Meksika’da (Once Upon A Time in Mexico)

"Merhaba Ed, sakın panik yapma ama, kötü bir Nicolas Cage filminin içindesin dostum...
“Bir kısım Hollywood filmlerinin artık iyice suyunu çıkardığı ABD başkanının da maceraya katılması klişesi, artık çocuk filmlerinde bile sırıtır oldu. Üstelik şöyle bir komik ayrıntı var bu konuda; sözümona bütün ABD başkanlarının elden ele dolaştırdığı bir defter varmış. Bu defterde Kennedy’i kimin öldürdüğünden, uzaylıların gerçek olup olmadığına kadar bir sürü sırrın açıklaması yazıyormuş. Bundan çok daha zeki çocuk filmleri izledik biz!  - Büyük Hazine: Sırlar Kitabı (National Treasure: Book of Secrets) 

“Acaba sonunda ne çıkacak” diye sormaya başlıyoruz önce ama bir süre sonra filmdeki bazı karakterler aniden uçmaya (!) başlayınca bu sorunun da pek önemi kalmıyor, bırakıyoruz kendimizi akışa... – Gizemli Parçalar (The Forgetten)