Eleştirmenin Not Defteri

19 Mart 2013 Salı

Kitap eleştirisi: YANGIN MÜZİĞİ (A.M. Homes)


Amerikan banliyölerine yönelik onca film ve romandan sonra artık oralarda yaşayan insanlara ve onların hayatlarına dair belli görüşlerimiz oluştu çoktan. Mesela Alan Ball’un Oscar’lı “Amerikan Güzeli” (American Beauty) senaryosu, sonra Alicia Erian’ın romanından uyarladığı “Tabu” (Towelhead), her ikisi de sinemaya başarıyla uyarlanan iki iyi roman Tom Perrotta’nın “Tutku Oyunları” (Little Children) ve Richard Yates’in “Hayallerin Peşinde”si (Revolutionary Road) ilk aklıma gelenler... Tabi ki daha çok var...
Genellikle sorunlu evlilikleri ve karışık duygular içinde belirli kalıplara sıkışarak yaşamaya çalışan bu insanlara trajikomik yaklaşımlarla bakılıyor hep. Aşağı yukları bütün hikayeler de  çoğunlukla keskin bir finalle noktalanmaktalar... Hep bir şekilde “kan dökülecek”tir...

“Yangın Müziği” (Music For Torching) de bu kalıpları aynen uygulayan bir roman...

Amerikalı gazeteci/yazar A.M. Homes kışkırtıcı bir dille yazılmış bir banliyö öyküsü daha sunuyor bize. New York banliyösünde iki çocuklarıyla yaşayan Elaine ve Paul, 40’larını aşmış, berbat bir evliliğin ve iki katlı düzgün, bahçeli evlerinin içinde sıkışmış bir karı-koca... Bir anlık bir refleksle, birlikte harekete geçtikleri bir anda kendi evlerini kundaklarlar. Ancak evleri bir şekilde ‘yarım bir hasar’la kurtulur... Aslında bu en kötüsüdür... Çünkü bu ‘yarım yamalaklık’ onların daha da kaybolmalarına ve giderek bir yıkıma doğru sürüklenmelerine sebep olacaktır...

Bir kadın yazar olarak Homes yukarıda sıraladığım örneklerden farklı duygulara ve durumlara ulaşmak konusunda yer yer başarılı... Oldukça kışkırtıcı bir dille yazılmış romanda en başarılı bulduğum bölümler karı-kocanın kafa seslerini duyduğumuz bölümler. Özellikle de Elaine’in bütün karışıklığı ve kaybolmuşluğu, sekse sığınışı (Paul de öyle ama Elaine’inki çok daha iyi anlatılıyor) –yazarın bir kadın olmasından dolayı belki de- çok inandırıcı ve başarılı... Homes’un kitabı bariz bir şekilde kadınlar arasında geçen bölümlerde şaha kalkıyor.

Usta çevirmen Avi Pardo’nun da yardımıyla zaten bol diyaloglu olan metin (bazı ciddi tashihlere rağmen), konuşma diline yakınlığı sayesinde de çok rahat akıp gidiyor.

Bir şekilde özgürlüklerini arayan ve evlerini yakarak bir “uyanış” yaratmaya çalışan bu çiftin hikayesini, belli bir oranda acı tebessümler eşliğinde okuyoruz. Lezbiyen ilişkilerde ve ateşli kaçamaklarda aranan çıkışlar, ebeveyn olmanın getirdiği sorumlulukları taşıyamama haliyle özlenen eski özgürlüklerin bitmek bilmeyen çatışması, böyle ailelerin bir süre sonra ergenlik zamanlarında okullarında silahlı eylemlere karışan çocukları, “Stepford Kadınları” (Stepford Wives) ile “Umutsuz Evkadınları” (Desperate Housewives) karışımı kıvamındaki banliyö kadınlarının artık bize o hayli tanıdık gelen dünyaları... “Yangın Müziği” bizi tanıdık sulara çekiyor yazarın kıvrak üslubuyla. Ama Homes’un bu hayatlara ve karakterlere bu kadar ‘acınası’ (ve biraz da nefretle) bakması ve bunun sonucunda da romanın en masum kişisinin olabilecek en kötü şekilde tüm günahların bedeli olarak kurban edilmesini bir parça yadırgadığımı belirtmem gerek. Açıkçası bana bu final fazla “bariz” göründü... Bu noktada yazarın, seks ve şiddet sahnelerine olan yaklaşımını ve olayların bazen oldukça hızlı ve atlamalı bir şekilde anlatılmasını Bret Easton Ellis (Amerikan Sapığı) gibi yazarlara yakın olma arzusuna bağladım...
Homes’un bu karanlık ve depresif romanını bitirdiğinizde yine de aklınızda bazı çok iyi yazılmış ve sanki bir filmde görmüşsünüz gibi kimi sahneler kalacaktır. Paul ve Elaine’in komşularının evlerinde geceledikleri sahneler, Elaine’in ilk lezbiyen tecrübesi ve özellikle de karı-kocanın aralarında geçen bazı diyaloglar mesela...

“Yangın Müziği” her zevke hitap etmiyor ama bu türün meraklılarını da gayet memnun edici bir ‘Amerikan’ romanı... (Sel Yayıncılık)            
 
http://www.burakgoral.com/

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder